Pazartesi, Mart 21, 2011

garip 1 veda havası

Aslında hiç hayal ettiğim gibi olmadı, baştan itiraf edeyim.
Ben buradan gideceğim gün için birbuçuk yıldır resmen geri sayım yaparken, o gün (yani bugün) geldiğinde  bu kadar zorlanacağımı tahmin edemezdim tabiki.Ama zormuş be.Her veda gibi bu da zormuş.
Evet başından beri şikayet ettim, nefret ettim, kızdım, üzüldüm.Ama tabiki güzel şeyler de oldu,çok şeyler öğrendim.
Türkü dinlemeyi öğrendim, mesleğimi öğrendim, hastalarla muhatap olmayı öğrendim,ahmet kaya parçalarını sevdim, çok özlem çektim, gurbeti gördüm,doğuda yaşamı gördüm ve öğrendim(bayan doktor olarak), şemmame oynamayı öğrendim, van gölünün aslında göl değil deniz olduğunu ( =) )öğrendim, hiç tanımadığım, bilmediğim, yaşamaya alışkın olmadığım bi hayatta yaşamayı öğrendim, kötü bir yerde zorlu bir dönemde mutlu olabilmeyi öğrendim.Yalnız olmadığım için, sevmenin zor olduğu bu yeri, sevdiklerim olduğu için sevebilmeyi öğrendim...
Ben sevdim burdakileri ama daha da önemlisi belki de kötü olanı ben buraya alışmışım farketmeden, istemeden...Şarkıda da dediği gibi 'alışmak sevmekten daha zor geliyor' ( =)-bak işte bu cümleyi bile öğrendim- )çünkü belki de gerçekten.Çünkü alışkanlıklardan vazgeçmek daha zor.

Bana bu duyguları yaşatan, birbuçuk yıllık yaşamımda benimle olan herkese çok teşekkür ederim.İiki siz vardınız, iiki sizi tanımışım.Hepiniz hakkınızı helal edin.
Xwedê ji te razî be , xatirê te Tutak.

biterken:hozan beşir-gelmiş bahar

Çarşamba, Mart 16, 2011

vedalaşılacaklar listesi

  • aile hekimliğinden usulsüz bi şekilde istifa edip,yasal süreç olan iki ayı beklememeyi tercih ettiğim için yaklaşık 3 haftada eski kadroma döndüm.(evet bekletilmemiş(!)halim bu).tabi artık tutak merkez sağlık ocağı die bişey olmadığı için tutak toplum sağlığı merkezine çekildim.tebligat bana ulaşır ulaşmaz da kadrodan da istifa ettim bugn.dün de sağlık müdürlüğündeydim bu istifa işleriyle uğraşmak için.(dün derken 14martı kastediorm aslında) dün malum tıp bayramıydı.biz de sanki misilleme yaparcasına, istifa edenler-tusu kazananlar derken bizim ilçeden 9 doktor ayrılış yaptı ya da istifa dilekçesini verdi.sizin istifanızı kabul etmicez dr. hanım dediler, ii de ben tsm ye çekildim bile ve şimdi de burdan istifamı verip beklemeden gidicem dedim.hayır sizi bir ay daha tutucaz dediler, ben de kalmıcam her türlü yaptırımı göze aldım dedim.biraz bağırış oldu tabi.sonra da ağız değiştirip dr hanım, bizim dr açığımız olduğu için sizden rica ediyoruz işin aslı, bir ay daha kalmanız için dediklerinde içimden acaba şaka mı bu die geçirdim bi an, kusura bakmayın kalmıcam dedim.sonra atamadaki çalışanlara kızdılar nasıl benm tsm ye çekiliş yazım bana tebellü edilirmiş, müdürlük aslında tebligat sürecini uzatıp beni bekletecekmiş.komik insanlar.personel şube sorumlusuna, bakın kimse ağrıya gelmek bile gelmiyor, gelen bi ay sonra istifa ediyor,ben bibuçuk yıldır burdayım her gelen dr bu kadar kalsa ağrı ihya olur dediğimde de ben 21 yıldır burdayım ama die cevap veren ağrılı olan ve sağlık memuru mu yoksa çevre sağlık teknisyeni mi ne bilmiorm ama gelip doktorların personel şube şefi olan o adamın çok şakacı olduğundan şüphem kalmadı.neyse işte, ufak tefek şeylerden sonra pek bi işim kalmadı denebilir ama en son kısım kaldı(ve de belki en zor):vedalar. kendimi sanki hani bi yere çağrılacak kişiler için bi davetiye listesi hazırlanırya, onun gibi veda edilecekler listesi hazırlar gibi hissediyorum.kafamda sürekli bi veda edilecekler listesi dolanıyor.onu da unutmiim, diğerlerini de göriim..ona şunu aliim, a başkasını da unutmiim..garip bi haller içindeyim.
  • sağlık ocağına gittim bugün, kalan eşyalarımı toplamak için.ilaç yazdırmaya bi amca geldi.tanıdık bi yüzdü zaten.önce girer girmez hocam sen bana bi ilaç yazmıştın,Allah senden razı olsun o ilaç çok ii geldi,ii oldum dedi.Sonra hemşirem de ama amca artık dr hanım ilaç yazmıyor dedi.Ben de 'amca ben artık istifa ettim,ilaç yazamıyorum,görevi bıraktım'dedim amca da 'niye hocam milletvekili adayı mı olacaksınız yoksa' dedi.o kadar güldüm ki,sonra amca da bana eşlik etti,karşılıklı gülüştük.malum yakında seçim olduğu için milletvekili adayı olacakların memurluktan istifası yaygın bu aralar, ama yine de amca şaşırttı beni, güldürdü çokça.


biterken:cem adrian-kimler geldi kimler geçti(biz de gelip geçerken-bir dönemi daha kapatırken-)

Cumartesi, Mart 12, 2011

telefon defterleri

eskiden telefon defterleri vardı, şimdiki gibi tüm numaralarımız cep telefonlarına kayıtlı değildi,dolayısıyla numaraları öyle kaybetmezdik, bi kere deftere yazıldı mı kalırdı(şimdi yok telefonumu değiştirdim numaralar onda kaldı, yok hattım kayboldu numaralar gitti.gerçi bazen işe de yaramıyor değil de.)
ben hatırlıyorum -Allah rahmet eylesin- dedemin de böyle bana o zmn.lar baya çekici gelen bi telefon defteri vardı.defterin kenarında harfler vardı, aradığın isim hangi harfle başlıyorsa o harfi tıklıyordun ve harfin sayfası açılıyordu.Her yaz ıspartaya dedeme gittiğimizde, o harflere basmak çok hoşuma giderdi,adamlar ii düşünmüşler böyle şeyleri derdim.gerçi onunla oynamamıza izin verilmezdi ama.
bi de altın rehber vardı.sarı kaplı.saman sayfalı.içinde tüm şehrin telefon numaraları vardı.kapkalın bir şey.istediğimiz numaraya bakabilirdik.biz de kardeşimle sanki dünya haritasından türkiyeyi bulmaya çalışırızya her seferinde işte onun gibi o kapkalın defterde babamın adını arardık.her seferinde.aa bak doğru yazmışlar:4674662.
sonra defterler yerlerini telefon hafızalarına bıraktı,dedem öldü,onunla birlikte onun telefon defterindeki numaralar da,altın rehber artık tarih oldu,yeniden kimbilir neye dönüştü.biz 26 yıllık evimizden taşındık 26 yıllık numaramız değişti.
gerçi annemin hala bir telefon defteri var.evet.ama sadece kendisine.içindeki düzeni,isimleri kendisinden başkasının anlayamadığı bir defter.ilk başlarda alfabetik düzene uymuş ama sonra yeni isimler eklendikçe, ya da o harfe ait sayfada yer kalmayınca başka başka sayfalara kayıt yapmış annem.bi de isimleri de direk yazmıyor.mesela:zeynep'in yengesi emel, nurgül'ün komuşusu ayla...arada bi adresler de giriyor sayfa sonlarına.biz kim nedir nerdedir hiçbir şey anlamıyoruz ama olsun annem gayet hakim defterine=)
aslında telefon numaraları bi numaradan fazlasını barınıdırır.bence.benim için öyle en azından.heleki benim gibi biraz sizinle uzun süre kalmış herhangi bir şeye alışıp,duygusal anlamlar yükleme,arada bağ kurma potansiyeliniz yüksekse.
bi şekilde bi yerlerde bulunup tanışıp herhangi sebeple telefonumuza kaydettiğimiz onca isim durur öylece bir daha hiç aramayacağımızı bilsek de.belki bir yerdir orda güzel bi hatıra vardır, belki hiç unutmak istemediğimiz biridir, belki hiç gidemediğimiz yemek kursudur, ya da belki ölmüş bir arkadaştır öldüğünü hiç kabullenmek istemediğimiz.ya da bi süre çok kullandığımız bi numaradır artık hiç aramamıza gerek olmayacak, ya da o ismi her görüşümüzde aklımızdan geçenlerdir hoşumuza giden.sonuçta silemeyiz işte bir şekilde.o numara, o isim durur orda öylece.kolay değildir silmek öylece.sanki o ismi listeden silince, ona ait tüm hatıraları, ya da o ismin geçtiği zmn dilimine ait düşünceleri silecekmişiz gibi hissediyoruz.ya da belki de ona,oraya ait hayallerimizi...
rehberden isim silmekten başka bir de yıllarca kullanılan telefon numarasını değiştirme mevzusu var.geçen hafta on yıldan fazlaca zmn.dır kullandığım numaramı bıraktım, yeni bir numara aldım.gerçi bu hat sekonder olarak kullandığım bi hat olduğu için o kadar koymadı da yine de değiştirmeyeydim iyiydi=)'anne ama o benim kaç yıllık numaramdı' cümlesini bikaç defa kullandım.içindeki onca kayıtlı numara, silinemeyen mesajlar bi anda yoksayılıverirler.geçen sene 26 yıllık evimizden taşınırken de beraberimde numaramızı taşıyabilmeyi de çok istemiştim ama olmuyormuş.yıllarca kullandığımız numara.etiket gibi bize yapışmış bir şey olmuştu artık.o da değişti.


biterken:carlos varela-una palabra


'geçen gün çantamda başkasına ait bir telefon defteri buldum. benim telefon defterim de yerinde yoktu. ne bulduğum telefon defterinde, ne de hatırlayabildiğim kadarıyla benim kayıp telefon defterimde kime ait olduğuna ilişkin herhangi bir ibare yazılı değildi. bu durumda birbirimizi bulup defterlerimizi takas etme şansına da sahip değildik. ortada iki ihtimal vardı. birincisi bunalıma girmekti. ben ikinci ihtimali seçtim ve yeni telefon defterim üzerinden yeni bir hayata başladım. artık eski dostlarımdan hiçbirine ulaşamıyorum. çünkü bende telefon numaraları yok. ama bende telefon numaraları olan ve istediğimde rahatlıkla ulaşabildiğim yepyeni dostlarım var. beni aralarına kabul ettiler, sağolsunlar. belki oturup geçmişten dem vuramıyoruz ama önümüzde paylaşacak uzun bir gelecek var...'G.Ö
belki de böyle zmn zmn telefon defterlerimizi kaybetsek fena da olmaz,hı?

Çarşamba, Mart 02, 2011

Bloguma Dokunma